Espor ve Espor Hukuku Üzerine Kısa Bir Değerlendirme
Son yıllarda Türkiye’de de gelişmekte olan bir spor dalı: Elektronik Spor (Espor)… Esporun tanımı, Uluslararası Espor Federasyonu (IESF) tarafından yapılmış ve “Genel kabul görmüş kurallar aracılığıyla kazanmak için fiziksel ve zihinsel yeteneklerin kullanıldığı sanal ortamda gerçekleştirilen rekabetçi bir spor” şeklinde tanımlamıştır. Asya Olimpiyat Komitesine bağlı olarak faaliyet gösteren Asya Elektronik Spor Federasyonu’na göre ise Espor “Kelimenin tam anlamıyla, “Espor” kelimesi, elektronik cihazların rekabetçi faaliyetler için bir platform olarak kullanılması anlamına gelen Elektronik ve Spor kombinasyonunun oluşturduğu bir terim” şeklinde tanımlamıştır. Türkiye’de ise Esporun tanımı, Espor Federasyonu Sporcu, Lisans, Tescil, Vize ve Transfer Talimatı’nda yer almaktadır. Talimata göre Espor, “Elektronik bir cihaz vasıtasıyla çevrimiçi veya çevrimdışı ortamda gerek bireysel gerekse takım halinde katılım gösterilen her türlü aktivite” olarak tanımlanmıştır. Görüldüğü üzere Esporun birçok farklı tanımı olmasına rağmen tek bir olgu üzerinden durulmuştur bu da elektronik ortamda oynanmasıdır.
Türkiye’de geçmiş yıllarda (2011) oyun evlerinin standartlarının belirlenmesi, dijital oyun oynayan çocukların gelişimi ile ilgili çalışmalar yapılması için Türkiye Dijital Oyunlar Federasyonu (TÜDOF) kurulmuş, bu gelişme dijital oyunların ve dolayısıyla Esporun yaygınlaşması ve yasal zemin oluşturulması anlamında olumlu bir gelişme olarak görülmüştür. Ancak Kasım 2013 tarihinde Spor Genel Müdürlüğü Merkez Danışma Kurulu tarafından lav edilip Spor Genel Müdürlüğü Gelişmekte Olan Spor Branşları Federasyonuna Dijital Oyunlar As Başkanlığı olarak bağlanmıştır. 2015 nisan ayında ise Dijital Oyunlar Asbaşkanı ve kurul üyeleri seçilmiştir. Daha sonra ise Dünya Espor alanındaki gelişmelere kayıtsız kalamayan Türkiye, 24.04.2018 tarihinde isimde değişiklik yapılarak Türkiye Espor Federasyonu (TESFED) Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın oluru ile kurulmuştur. Tam da bu noktada her iki federasyonun isimlerinden hareketle ilk kurulan Türkiye Dijital Oyunlar Federasyonu’nun daha kapsayıcı olduğu, sadece Espor olarak değil tüm dijital oyunların gelişmesi ve yasal regülasyonların yapılması için kurulduğunu ve bu anlamda daha nitelikli bir örgütlenme olduğunu söylemek pek de yanlış olmayacaktır. TESFED kurulma amacını resmi internet sitesinde şu şekilde açıklamıştır: “Türk Esporunun ulusal ve uluslararası platformlardaki yöneticisi ve temsilcisi olarak Federasyonumuzun temel sorumluluğu Türk Esporunun büyümesi için çalışmak ve Türkiye Espor Federasyonu markasını geliştirmek.” Kuruluş amacına bakıldığında dikkat çeken nokta -en büyük eksikliklerden biri olan- hukuki regülasyonların yapılacağından bahsedilmemiş olmasıdır.
TESFED 25.09.2018 tarihinde Espor Federasyonu Hakem Talimatını ve Espor Federasyonu Sporcu, Lisans, Tescil, Vize ve Transfer Talimatını internet sitesinde yayınladı. Espor Federasyonu Hakem Talimatında; Espor müsabakalarında hakemlik yapacak kişilerde aranan şartları, Merkez Hakem Kurulu’nun görev, yetki ve sorumlulukları düzenlenmiştir. Espor Federasyonu Sporcu, Lisans, Tescil, Vize ve Transfer Talimatında ise, yarışmalara katılacak ve lisans alacak Esporcuların yükümlülükleri düzenlenmiştir. Ayrıca 17.12.2018 tarihinde Özel Espor Salonları ve Yeterlilik Belgesi Talimatı yayınlanmıştır. Bu talimatta Espor salonlarının açılması için alınacak izinler, Espor salonlarının fiziki şartları gibi bir takım şartlar düzenlenmiştir. TESFED belirli tarihlerde yayınlanan talimatları güncellemektedir. Eylül 2024 tarihinde TESFED Ana Statü Taslağı yayınlamıştır. Ana Statüde Federasyonun görev ve yetkileri belirlenmiş, komitelerin oluşumu, disiplin ve denetim kurullarıın görev ve yetkileri düzenlenmiştir.(https://tesfed.org.tr/uploads/embeddedMedias/85180turkiyeesporfederasyonuanastatutaslagi2709pdf-66fa9ba1a8bf1.pdf)
Esporcuların yaşadığı en büyük sorun vize sorunudur. Dünyadaki Espor turnuvalarının tarihleri çok geç açıklanmakta ve bu turnuvalara katılmak isteyen Türk vatandaşı olan Esporcular, turnuvanın yapılacağı ülkeye gidebilmek için vize başvurusunda bulunduğunda, süre bakımından büyük sıkıntılar yaşamaktadır. Bir diğer sorun ise Esporcuların turnuvanın yapılacağı ülkeye gittiğinde “ülkesine geri dönmez” gerekçesiyle vize başvurularının reddedilmesidir. Büyük turnuvalara katılmak için onlarca elemelerden geçen takımlar vize problemleri yüzünden ya turnuvalardan çekilmekte ya da yedek oyuncuları ile turnuvaya katılmak zorunda kalmaktadır. Federasyon, bu konuda yapılan toplantı ve sempozyumlarda yurt dışındaki turnuvalara katılmak isteyen Esporcuların ve dolayısıyla takımların vize işlemlerinde kolaylık sağlanacağını belirtmiştir. Fakat yakın zamanda olacak turnuvalar için bunun pek mümkün olmadığını belirtmek gerekir. TESFED yayınlamış olduğu Talimatlarda vize konusuna ilişkin güncellemeler yapmış, süreçlerin sağlıklı bir şekilde ilerleyebilmesi için gerekli prosedürleri açıklamıştır.
TESFED, 25 Eylül 2019 tarihinde İstanbul’da çalıştay gerçekleştirmiş ve bu çalıştay sonucunda rapor hazırlamıştır. Raporda Esporun gelişmesi ve yapılacak yatırımların ve halihazırda mevcut olan sorunların çözüm yolları belirtilmiştir. Yine TESFED, üniversitelerin davetlisi olarak gittiği sempozyumlarda Espor hakkında bilgiler vermektedir. Ayrıca TESFED, twitter hesabından yaptığı açıklamada, Uluslararası Espor Federasyonları Birliği’ne (IESF) üyelik işlemlerinin tamamlandığını belirtmiştir. Bu haber Federasyonun uluslararası arenada varolmak istediğinin göstergesi olarak yorumlanabilir. Bu noktada IESF’den bahsetmek gerekirse, Güney Kore’nin Busan şehrinde yer alan Uluslararası Espor Federasyonları Birliği’nin amacı; uluslararası Espor turnuvalarına ev sahipliği yapmak, üye ülkelerin sayısını arttırmak, hakemler, oyuncular, sertifikalar ve yarışmalar için standartlar oluşturmak olarak özetlenebilir. 21.02.2020 tarihinde Brüksel’de 23 üye ülkenin katılımıyla Avrupa Espor Federasyonu kurulmuştur. Türkiye’nin de kurucu üye yönetim kuruluna seçildiği Federasyon’un yapılanması ve çalışmalarına https://eef.gg/# adresinden ulaşmak mümkündür.
Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) Aralık 2018’de yaptığı açıklamada Esporun olimpiyatlarda yer almasının mümkün olmadığını açıklamıştır. Gerekçe olarak da “ticari güdülerle faaliyet gösteren oyun sektörünün sporun amatör değerlerine uymadığı” şeklinde belirtmiştir. Şu aşamada Komite’nin gerekçesi haklı olmakla birlikte gelecekte Komite üyelerinin yaş ortalamasının düşmesiyle Esporun olimpiyatlarda bir spor dalı olarak katılacağını düşünmek hayal olmasa gerek. Buna karşın 2019 yılında Filipinler’de gerçekleştirilen Güneydoğu Asya Oyunları’nda Espor, spor dalı olarak yer almıştır (https://en.wikipedia.org/wiki/2019_SEA_Games). Okçuluktan dansa, futboldan buz hokeyine kadar birçok spor dalının yer aldığı oyunlarda Esporun yer alması ve hatta madalya verilmesini sevindirici bir gelişme olarak değerlendirebiliriz. Tabi bunun Esporun Güney Kore başta olmak üzere, Çin ve Japonya’da çok daha fazla geniş kitlelere hitap etmesi ve ekonomik anlamında sağlayacağı katkı sebebiyle olduğunu söylemek mümkün.
Türkiye Oyun Sektörü Raporu 2024 geçtiğimiz günlerde yayınlanmıştır. Oldukça kapsamlı ve Espor alanını içine olan bu raporda, Türkiye’de oynanan rekabetçi oyunlar, internet ortamında yapılan oyun yayınları, oyun jetonlarına ilişkin hukuki değerlendirmeler gibi bir çok konu ele alınmış, grafikler ile de görselleştirilmiştir (https://www.turkiyeoyunsektoruraporu.com/tr/)
Bir diğer konu Esporcuların takımları ile yaptıkları sözleşmelerin henüz tam anlamıyla belli bir seviyeye gelmemiş olmasıdır. Takımlar Esporcuların twitch vb. programlar üzerinden yayın yapmalarından, giydikleri kıyafetlere, hatta kullanmaları gereken ekipmanlara kadar her konuda Esporcuların aleyhine olacak şekilde sözleşmelere hükümler koymaktadır. Federasyonun kurulması ile birlikte Esporcular için de bir korumanın sağlanacağını düşünebiliriz. Ancak Federasyon bu konuda şeffaf olmalı sözleşmelerde bulunması gereken asgari düzenlemeleri -tarafların hakları ve borçları, finansal durumlar, sözleşmenin süresi ve sona ermesi, uygulanacak hukuk, uyuşmazlıkların çözümü gibi- belirlemesi gerekmektedir. Esporcular ve takımlar arasında yapılacak sözleşmelerde, antrenman yapılacak oyun evinin özellikleri, antreman saatleri, turnuvalar ve turnuva dışı organizasyonların şartlarının belirlenmesi, seyahat şartları, münhasırlık, gizlilik ve rekabet yasağı, sözleşmenin dili, ödüllerin paylaşımı, alınacak ücretlerin açıkça belirlenmesi, sponsorluk şartlarının düzenlenmesi ve fikri hakların düzenlenmesi gibi hükümlerin bulunması hem takımlara hem de Esporculara ileride yaşanacak bir uyuşmazlık durumunda ispat açısından kolaylık sağlayacaktır. Bir diğer husus; Esporcuların organizasyon veya organizasyon dışı yapmış oldukları hile, doping, sportmenliğe aykırı gibi davranışların sonucunda verilecek cezalardır. Bu gibi durumlarda oyun yayıncıları (publisher) Esporcuya uyarı, kınama veya süreli/süresiz oyunlardan men cezası verebilecektir.
Elektronik ortamda oynanan oyunun da bir bilişim sistemi olduğu tartışmasız olduğundan oyun içinde yapılan herhangi bir hile veya hackleme işlemi sonucunda Esporcunun Türk Ceza Kanunu’nun bilişim suçları altında düzenlenen 243. ve 244. maddelerinden cezalandırılması mümkün olabilecektir. Yine TESFED da çıkaracağı talimatlarla Esporcuların müsabakalarda yapmış olduğu olumsuz davranışlardan dolayı bir takım yaptırımlar ortaya koyarak gerekli önlemleri alacağı şüphesizdir.
Sonuç olarak Espor tüm Dünyada olduğu gibi ülkemizde de koşar adımlarla ilerlemekte ve Federasyonun da kurulmasıyla hukuksal açıdan korumaya alınmış durumdadır. Hukuksal açıdan henüz bir uyuşmazlık gündeme gelmese de organizasyonların çoğalmasıyla -istemesek de- takımlar ve Esporcular arasında sorunların gündeme geleceği tartışmasızdır.
Kaynakça:
3- https://en.wikipedia.org/wiki/2019_SEA_Games
4- https://www.turkiyeoyunsektoruraporu.com/tr/
5- https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuatmetin/1.5.5237.pdf
6- https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuatmetin/1.3.5846.pdf