Her ne kadar Türk Ticaret Kanununda çekin tanımı yapılmamış olsa bile TTK m. 780’de çekin unsurları düzenlenmiştir. Çek, TTK ile düzenlenmiş bulunan, unsurları ve bir kıymetli evrak olmasından kaynaklanan özellikleri göz önünde bulundurularak öğreti tarafından tanımlanmıştır.
Domaniç, çeki, “münhasıran bir bankaya hitaben yazılabilen, kanuni şekil şartlarına tâbi, kıymetli evraktan madut ve sadece nakde taallûk edebilen hususi bir havale senedidir” şeklinde tanımlamıştır.
ÇEKTE YER ALAN KİŞİ UNSURLARI
Keşideci (Düzenleyen) | Çeki düzenleyen kişidir. |
Lehtar | Çek bedelinin ödeneceği kişidir. |
Muhatap | Çekte belirtilen bedeli ödeyecek olan, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu m. 3 kapsamında bulunan bir bankadır. |
ÇEKİN UNSURLARI
Bir senedin kabulü için öncelikle Türk Ticaret Kanununda öngörülmüş olan şekil şartlarının eksiksiz olması gerekmektedir.
6102 sayılı TTK m. 780 çekin unsurlarını, “senet metninde ‘çek’ kelimesini ve eğer senet Türkçe’den başka bir dille yazılmış ise o dilde ‘çek’ karşılığı olarak kullanılan kelimeyi”, “kayıtsız ve şartsız muayyen bir bedelin ödenmesi için havale”, “muhatabın ticaret unvanı”, “ödeme yeri”, “düzenleme tarihi ve yeri”, “düzenleyenin imzası” olarak hüküm altına almıştır.
Çekin Mutlak Zorunlu Unsurları | Çekin Alternatif Zorunlu Unsurları | Çekin İhtiyari Unsurları | Çekte Yazılabilecek Diğer Unsurlar |
|
Yazılmaması noktasında TTK 781. madde hükmü uygulanır. (Herhangi bir aksaklığa sebep olmaması için yazılması tavsiye olunur.) |
|
|
ÇEKİN ZİYAI
Kıymetli evrakın ziyaı ve iptalini düzenleyen söz konusu hükümlere bakıldığında, senedin iptali prosedürü ancak senedin zayi olması veya zıyaı, zayi edilmesi, rıza olmaksızın elden çıkması hallerinde gerçekleştirilebilir.
“Zayi”, kaybedilmiş, işe yaramayan, yararsız, boş, “zayi olma” sözcüğü, yok olmak, yitmek, kaybolmak “zayi etmek” ise, yitirmek, kaybetmek kelime anlamlarına sahiptir. Kıymetli evrakın ziyaı kelime anlamından hareketle, senedin kaybolması, yok olması veya elden çıkması halleriyle açıklanabilir. Bu durumda senet somut olarak var olsa bile nerede ve kimin elinde olduğu bilinmiyorsa veya yanma, yırtılma ya da ıslanma gibi sebeplerle okunamaz hale gelmişse senedin zıyaa uğradığından söz edilir.
ÇEKİN ZAYİ OLMA HALLERİ
- Çekin Zilyetliğinin Kaybedilmesi
- Çekin Hasara Uğraması (Karalanması, yıkanması, bozulması, silinmesi, yıpranması, üzerine herhangi bir şeyin dökülmesi vb. sebepler senet metninin okunamaz hale gelmesi)
ÇEKİN ZİYAI HALİNDE HAMİLİN HAKLARI
- Önleyici Tedbir Alınmasını Talep Etme Hakkı
Türk Ticaret Kanunu m. 799 gereği; çekte kural olarak, ibraz süreleri içinde, muhataba verilen ödeme yetkisi geri alınamaz. Türk Ticaret Kanunu ve Çek Kanununa göre, muhatap çekin ibraz süresi içinde hesapta tam ya da kısmi karşılığı olan çek bedelini hamile ödemek zorundadır aksi halde hukuki ve cezai yaptırım söz konusu olacaktır. Bu düzenlemenin istisnası TTK md. 799 uyarınca çektin cayma yoludur.
- Mahkeme Kararı İle Ödemenin Yasaklanması
Türk Ticaret Kanununun 757. maddesinde öngörülen önleyici tedbirin amacı zayi edilen çekin başkaları tarafından elde edilmesi halinde muhatabın yetkili olmayan hamillere ödeme yapmasının önüne geçmektir.
Çek yanma, yırtılma gibi bir sebeple mutlak anlamda zıyaa uğramış olabilir. Bu takdirde zilyetliğin kaybı mutlak olup, senedi başkalarının ele geçirmesi mümkün değildir. Ancak çek çalınma, gasp edilme, kaybolma gibi sebeplerle zayi olmuşsa bu durumda senet zilyetliğinin kaybı mutlak değil nisbidir. Türk Ticaret Kanununun 757. maddesinde öngörülen önleyici tedbirin amacı zayi edilen çekin başkaları tarafından elde edilmesi halinde muhatabın yetkili olmayan hamillere ödeme yapmasının önüne geçmektir. Ödeme yasağı kararının souncunda borçlu, senedi elinde bulunduran ancak hakkı olmayan kişiye borcunu öderse borcundan kurtulamaz ancak borçlu, yasağa rağmen öder ve talepte bulunanın hak sahibi olmadığını ispat ederse borcundan kurtulabilecektir.
Görevli Mahkeme: Asliye Ticaret Mahkemesi
Yetkili Mahkeme: Ödeme veya hamilin yerleşim yeri mahkemesi
Karar Sonucu Senet Bedelinin Mahkemeye Tevdii;
Mahkeme, senet bedelinin ödenmesinin yasaklanmasına ilişkin kararda muhataba, vadenin gelmesi üzerine senet bedelini tevdi etmeye müsaade ve tevdi yerini tayin eder. Bu husus TTK 757. maddesinde açıkça düzenlenmiştir.
Poroy/Tekinalp, hak sahibi olan alacaklı ile senedi elinde tutan kişi arasındaki uyuşmazlığın ya da senet kaybolduğu takdirde iptal işlemleri için geçecek sürenin, borçlunun durumunu ağırlaştırmaması için mahkemenin kararında, borçluya vade geldiği takdirde borcunu tevdi etmeye izin vermek ve tevdi yerini tayinle yükümlü olduğunu ifade etmektedir. şeklinde değerlendirmiştir.
İADE (İSTİRDAT) DAVASI
Çek rızası olmaksızın elinden çıkan hamil ilk olarak mahkemeden ödeme yasağı kararı alacaktır. Çek hamilinin tedbir niteliğinde olan bu kararı elde etmesinden sonra, senedin kimin elinde olduğunun bilinip bilinmemesine göre kanundaki hükümler çerçevesinde farklı yollar takip edilecektir.
Çekin kimin elinde olduğu biliniyorsa, mahkeme ödeme yasağı talebinde bulunan dilekçe sahibine iade davası açması için uygun bir süre verir. Dilekçe sahibi, tayin olunan süre içinde davayı açmazsa, mahkeme muhatap hakkındaki ödeme yasağı kararını kaldırır. TTK’nın 759 – 764. maddelerinde ise, senedin kimin elinde olduğunun bilinmemesi halinde uygulanacak iptal usulü düzenlenmiştir.
Türk Ticaret Kanunu’nda, iade davası m.758/1 ve m.763/1 olmak üzere iki ayrı maddede düzenlenmiştir. TTK m. 758, b. 1’de zayi olan senedi ele geçiren kimse bilindiği takdirde ve önleyici tedbir alınmasından hemen sonra açılacak iade davası hüküm altına alınmıştır. TTK m. 763’de ise, yapılan ilanlar sonucunda senet mahkemeye getirildiği takdirde açılması gereken iade davası düzenlenmiştir.
İade Davasının Açabilme Şartları
İade davasının konusu çekin yanma, yok olma gibi mutlak ziyaı değil kaybolma, çalınma gibi nispi ziyaı durumlarıdır. Çek, yanma gibi bir sebeple yok olursa, senet üzerinde herhangi bir kimsenin zilyetlik kurma imkânı da ortadan kalkmış olacaktır. Bu durumda çekin herhangi bir kimseden geri alınması için iade davası açılmasına gerek yoktur.
İade davasının açılabilmesi için çekin kimin elinde olduğunun bilinmesi gerekir. Zira iade davası rıza dışı elden çıkan çekin geri alınmasının sağlanmasına yöneliktir. Bu durumda çekin iadesinin sağlanması için husumetin yöneltileceği kimsenin bilinmesi gerekir. Husumetin yöneltileceği şahsın kim olduğu bilinmediğinden iptal davası açılmalıdır.Elden çıkan poliçe, verilen süre içinde mahkemeye sunulmazsa, iptaline karar verilir. Kanunda yer alan bu düzenlemelerde, zayi olan çeklerin ilan süreleri içinde mahkemeye sunulmamasının açık bir iptal sebebi olarak öngörüldüğünü ifade etmek gerekir.
Aleyhine dava açılacak kişinin kötü niyetli olması veya iktisabında ağır bir kusurunun bulunması işbu davanın bir diğer şartıdır. (Yarg. 11.HD. , 12.05.2011 , E: 2009/13472 , K: 2011/5850.)
Diğer yandan iade davasında ispat yükü TMK kapsamında iddia eden tarafa aittir.. Yargıtay 11 H.D. 27.05.2010 tarihli verdiği bir kararında“… İspat yükü, çeki rıza hilafına elinden çıktığını ileri süren hamile aittir… şeklinde düzenlenmiştir.
Görevli Mahkeme: Asliye Ticaret Mahkemesi
Yetkili Mahkeme: Davalının ikametgahı mahkemesi
ÇEKİN İPTALİ
Çekin ibrazı senedin ziyaı nedeniyle imkânsızlaşır. Çünkü “zıya”, hamilin çek üzerindeki zilyetliğini ortadan kaldırır. Çekin yanma, yırtılma veya harap olma gibi nedenlerle ziyaında çek zilyetliği herkes için sona ermiş olacaktır. Yani hiç kimse için böyle bir senedin zilyetliğini elde etme imkânı yoktur.
Çekin iptali yolu, kıymetli evrakta senet ile hak arasında bağlılıktan ve haksızları önlemek amacıyla ortaya çıkmıştır. Bilindiği üzere Çekin iptali yolunda poliçe hakkındaki hükümler çerçevesinde ilerlenir. Bu sebeple iptale ilişkin hükümlerde çekin nama, emre veya hamile yazılı olması arasında fark gözetilmemektedir.
İPTALİN ŞARTLARI
- Şekli Şartları
Dilekçe Verilmesi: Bir dilekçe ile mahkemeye başvurulduğunda; talepte bulunan çekin bir suretini veya buna imkan yoksa çek hakkında genel bilgileri mahkemeye vermekle yükümlüdür. Bu husus yorumla en azından çekteki zorunlu hususlara ilişkin bilgilerin mahkemeye iletilmesi gerektiğini kanaatine ulaşılmaktadır.
İptal Talebinde Bulunanın Hak Sahibi Olması: iptal talebinde ancak senet zayi olduğu anda veya zıyaın ortaya çıkması anında senet üzerinde hak sahibi olan şahıs, bulunabilir.
- İptalin Maddi Şartları
Çekin Zayi Edilmiş Olması: Çekin mahkemece iptaline karar verilebilmesi için zayi olması gerekir
Çekte Yer alan Hakkın Hâlen Mevcut Olması:
Çek Zilyetliğinin Yeniden İktisabının Mümkün Olmaması: İptal davası daha çok alacaklının menfaatini korumaya yönelik olduğu yukarıda belirilmişti. Bu nedenle iptale yalnızca zayi olma hallerinin devamlılık gösterdiği durumlarda gidilebilir. Öz olarak; kısa süreli zayi durumlarında ve subjektif sebepler iptal talep edilemez.
Zamanaşımına Uğramış Çekin İptali: Çekte yer alan hakkın zamanaşımına uğraması ya da bir davanın konusunu oluşturması çekin iptali için engel teşkil etmez.
İptali Davasının Niteliği
İptal davası hasımsız açılır ve çekişmesiz yargıya tabi işlerdendir. Yargıtay’ın bu konuyla ilgili kararları yerleşmiş durumdadır. Örneğin 28.10.2012 tarihli bir Yargıtay kararında “HMK’nın 382. maddesi ikinci fıkrasında “ticaret hukukundaki çekişmesiz yargı işleri” başlığı altında 6. madde olarak “kıymetli evrakın iptali”ne ilişkin taleplerin “çekişmesiz yargı işi” olduğu belirtilmiştir.” denmektedir.
Çekin zayi olması halinde iptal davasını, düzenleyen, lehdar, hamil, vekil hamil ve aval veren açabilir.
Türk Ticaret Kanununun 818/1 – s bendi yollamasıyla çekin iptalini düzenleyen TTK 757 vd. maddelerine göre, ancak çek iradesi dışında elinden çıkan kişinin, çekin ödenmesini yasaklama ve iptal yoluna başvurma yetkisi vardır.
Şeklen geçerli bir çekin meşru hamil tarafından süresinde ibraz edilmesine rağmen, bedeli ödenmediğinde hamil başvuru hakkını kullanabilecektir.
Görevli Mahkeme: Asliye Ticaret Mahkemesi
Yetkili Mahkeme: Ödeme veya hamilin yerleşim yeri mahkemesi
Mahkeme Tarafından Yapılan İnceleme:
İptal talebinde bulunan şahsın, çekin zıyaı anında, çekin ve çekin içerdiği hakkın sahibi olması gerektiğine göre öncelikle mahkemenin, iptal talebinde bulunan şahsın, buna hakkı olduğunu tespit etmesi gerekir.
Mahkemenin yapacağı incelemede önceliğe sahip bir diğer mesele ise, iptali talep edilen senedin çek niteliğine sahip olup olmadığıdır.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 25.04.2018 tarihli ve 2016/9861 E., 2018/3112 K. Sayılı Kararı
“Mahkeme, tüm dosya kapsamına göre, Şekerbank’a yazılan müzekkereye verilen cevapta davaya konu çeklerin henüz şubeye ibraz edilmemiş bedellerin ödenmemiş olduğunun bildirildiği, boş çek yapraklarının kıymetli evrak vasfını taşımadığı, bu nedenle zayi nedeni ile iptal davasına konu edilemeyeceği …” şekilde değerlendirilmiştir.
İptal Davasında İlan Aşaması:
Hâkim, yaptığı araştırmalar sonunda, iptal talebinde bulunanın iddialarının doğruluğunu kuvvetle muhtemel görürse, çeki ele geçireni muayyen bir süre içinde senedi mahkemeye getirmeye ilan yolu ile davet eder. Çekin getirilmesine ilişkin bu ilan Ticaret Sicili Gazetesi’nde ve en az üç kere yapılacaktır.
Türk Ticaret Kanunu’na göre poliçelerde ve emre yazılı senetlerde, ilanda verilecek süre, en az üç ay ve en çok bir yıldır.
İptal Davasında İlanların Sonucu
Yapılan ilanlar neticesinde çekin ilanda gösterilen sürede mahkemeye getirilip getirilmemesine göre mahkemenin yapacağı işlemler değişir. Senedi elinde bulunduran üçüncü şahıs ilan süresi içinde ortaya çıkarsa, yani çek ilan süresi içinde mahkemeye getirilirse, mahkeme, davacıya iade davası açması için uygun bir süre verir.
Yapılan ilanlar sonucu senedi elinde bulunduranın ortaya çıkması, fakat senedi mahkemeye tevdi etmemesi halinde mahkemenin ne yapması gerektiği kanunda düzenlenmemiştir. Mesele öğreti ve Yargıtay kararları çerçevesinde çözümlenecektir. Öğretide konuyla ilgili görüşlerden biri; senedin mahkemeye getirilip tevdi olunmadan gösterilmesi, TTK’nın 763. maddesindeki şartın gereğinin yerine getirilmemesi demektir. Bu durumda senedin mahkemeye tevdiine ilişkin şart yerine getirilmemiş sayılacağından hâkimin TTK m. 764, b. 1 uyarınca çekin iptaline karar vermesi gerektiği yönündedir.
İlan süresi zarfında üçüncü şahsın ortaya çıkmaması halinde, yani çek ilan süresi içinde mahkemeye getirilmediği takdirde, mahkeme senedin iptaline, yani hükümsüz kaldığına karar verir.
İptal Kararının Sonuçları
İptali kararı bir tespit davası olup, iptal kararı sadece çekin zayi olduğunu tespit eder. Talepte bulunan lehine bir alacak hakkı doğurmaz.
İptal Kararının Olumlu Sonucu
İptal kararının, hak sahipliğinin teşhisine imkân vermesi “iptal kararının olumlu sonucunu” ifade eder. Böylece çeki zayi eden şahıs hakkını çeki ibraz etmeden ileri sürebilme olanağını elde eder. Çünkü mahkeme kararı ile, lehine iptal kararı verilen kimsenin senet üzerindeki zilyetliği tespit edilmiş olmaktadır. Yoksa zayi olan senedin iptaline dair verilen mahkeme kararı, iptal olunan senedin yerine geçen bir kıymetli evrak niteliğine sahip değildir.
İptal Kararının Olumsuz Sonucu
İptal kararının, kaybedilen çekin teşhis fonksiyonunu ortadan kaldırması ise, “iptal kararının olumsuz sonucunu” ifade eder. Böylece, çekin iptal edilmesi nedeniyle muhatap ve keşideci, çeki elinde bulunduran kişiye ödemede bulunmadığında hiçbir sorumluluk doğmaz . Çünkü muhatap ya daha önce verilmiş bir ödeme yasağı kararına uyarak ya da iptal kararıyla bu şekilde hareket etmektedir.
İPTAL KARARININ SENETLE İLGİSİ OLAN TARAFLAR ARASINDAKİ İLİŞKİLERE ETKİSİ
İptal Kararının Karar Hamili (Davacı) İle Senet Borçlusu Arasındaki İlişkiye Etkisi
İptal kararı yalnızca talepte bulunan için ifayı isteme hakkı doğurur. Karar çıkaran kişi, kimliğini ispatlayarak ve iptal kararını ibraz ederek borçludan ifa isteminde bulunabilir . Hatta senedin iptal edildiği borçluya bildirilmişse, iptal kararını içeren belgenin dahi borçluya ibrazına gerek yoktur . Senet borçlusu da, karar hamilini meşru hak sahibi sayarak ona ödemede bulunabilir. Böylelikle iptal kararına dayanarak ödemede bulunan borçlu borcundan kurtulur.
İptal Kararı Hamilinin Hakları
Hakkın Senetsiz Olarak İleri Sürülebilmesi
İptal kararı çekin içerdiği hak üzerinde maddi hukuk bakımından bir değişiklik yapmaz; sadece hak sahipliğinin teşhisine olanak verir. Böylelikle iptal kararı, senedin teşhis fonksiyonunu ortadan kaldırır. Senet yerine iptal kararı ile karar hamilinin borçluya karşı hak sahibi olduğu tespit edilmiş olur. Ancak iptal kararı iptal edilen senedin yerine geçmez. Çekin zayi olması nedeniyle alınan çek iptali kararı, çek alacaklısına çeki ibraz etmeden bedelini borçludan isteyebilme yetkisi tanır. Bunun için de senetteki hakkın halen mevcut olması gerekir. Çek bedelinin ödenmiş olması veya ıskat gibi bir sebeple hakkın ortadan kalkmış olması karar hamilinin hakkı talep etme yetkisini ortadan kaldırır
Yeni Bir Senet Düzenlenmesini İsteme Hakkı
Çek iptal edildiği takdirde iptal kararı hamili Türk Ticaret Kanununun 652’inci maddesinin 1’inci bendine dayanarak yeni bir senet düzenlenerek kendisine verilmesini isteyebilir.
Borçlunun İleri Sürebileceği Def’iler
İptal kararı maddi hukuk bakımından senedin mevcut durumunda herhangi bir değişiklik yaratmadığından iptal kararını alan davacının mutlaka alacaklı olduğunu göstermez. Bu sebeple borçlu, senedin içerdiği hakkı ilgilendiren ve iptal kararı hamiline karşı sahip olduğu defileri ileri sürebilir.
İptal Kararı Hamilinin (Davacının) Alacaklılık Sıfatına Karşı Def’iler
Borçlu iptal kararına dayanarak çekin içerdiği alacak hakkını talep eden kimseye karşı, aslında senet üzerinde hak sahibi olmadığı veya hak sahipliği sıfatının sona erdiği def’ilerini ileri sürebilir. Bu defiye örnek vermek gerekirse kendisini zaten bir ödeme yaptığı def’isi gibi.
Hakkın Niteliğine ve Varlığına Karşı Def’iler
Borçlu kambiyo taahhüdünün varlığını kabul etmesine rağmen kendi kişiliğinden doğan sebeplerle temel ilişkiden bir alacak hakkı doğmadığı veya hükümsüz olduğu gerekçeleriyle kambiyo taahhüdünü yerine getirmekten kaçınabilir. Senedi düzenleyenin ehliyetsiz olması veya imzanın sahte olması, senedin yetkisiz temsilci tarafından düzenlenmiş olması, senette tahrifat yapılması kanuni geçersizlik def’ileri olarak adlandırılabilir.
KAYNAKÇA
- 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu
- 5941 sayılı Çek Kanunu
- https://www.atauni.edu.tr/yuklemeler/c6606e19e0029ff0635bcabe2d36cb5d.pdf
- Atılım Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk Anabilim Dalı Özel Hukuk Yüksek Lisans Programı Yüksek Lisans Tezi – Özge Burcu Ambarkütük Altünay
- Lexpera Emsal Yargıtay Kararları